"Nereden geldiğimin, nereli olduğumun ötesinde ben bir insanım."

Ülkemizde Geçici Koruma / Uluslararası Koruma / Uluslararası Koruma Başvurusu / İnsani İkamet İznine sahip kırılgan durumdaki kişilere destek olmak amacıyla yürüttüğümüz Sosyal Uyum Yardım (SUY) Programımız kapsamında Ankara, Çankaya’da ikamet eden Alyaseen ailesini evlerinde ziyaret ettik. Çocukları ile birlikte bizi güler yüzlü bir şekilde karşılayan Mahmud Bey ile sohbet etmeye başladık. Alyaseen ailesinin hikayesi, ülkelerini terk etmek zorunda kalan milyonlarca insanın yaşadığı zorlukları ve mutlu bir gelecek inşa etmenin umudun gücüyle mümkün olduğunu bize yeniden hatırlattı.

Ülkelerinde cereyan eden hazin olayların sebep olduğu yıkım sebebiyle 2016 yılında Türkiye’ye sığınmak durumunda kalan Alyaseen ailesi 6 kişiden oluşuyor. En küçüğü 2, en büyüğü 14 yaşında olan 4 erkek çocukları ile Ankara’da bir yaşam kuran Mahmud Bey ve eşi Asma Hanım, çocuklarının geleceği için birçok aile gibi mücadele veriyorlar.

Savaştan önce Humus şehrindeki Al-Baath Üniversitesinde İngilizce dersleri veren Mahmud Bey Suriye’deki hayatlarından bahsederken, çehresindeki hüzünlü ifade savaşın yarattığı yaraların derin ve hala taze olduğunu gösteriyor. Tarihe ve tarihi eserlere ilgisi olduğunu söyleyen Mahmud Bey, savaştan önce Humusta bulunan Palmira Antik Kentine yaptıkları geziden kalan sıcak aile fotoğraflarını gösteriyor ve savaş sırasında bu kentin nasıl yerle bir olduğunu üzülerek aktarıyor. Bir eğitimci olarak, eski medeniyetlerden kalan bu ve bunun gibi tarihi ve kültürel mirasların bombalarla yok edilmesinin kendisinde yarattığı acıdan bahsediyor.

Çatışmaların arasında sıkışıp kalan ve sahip oldukları her şeyi kaybeden insanların, ailelerini korumak için yıkılan yuvalarını terk etmekten başka çarelerinin kalmadığını vurgulayan Mahmud Bey, ailesiyle birlikte önce İdlib’e, daha sonra Türkiye’ye geldiklerini aktarıyor. Burada kendilerini güvende hissettiklerini, çocuklarının sağlıklı bir ortamda düzenli eğitim görebildiğini söyleyen Mahmud Bey, karşılaştıkları Türk insanlarının çok yardımsever ve sıcakkanlı olduklarını belirtiyor ve ekliyor: “Komşularımız ve çevremiz bizi kabul etti ve bize aile gibi yakın davrandılar. Bu bizim için çok değerli.”

Bu sırada uykusundan uyanan evin küçük çocuğu, Mahmud Bey’in ifadesiyle, Mr. Faruk ile tanışıyoruz. Sohbetimiz 2 yaşındaki Faruk’un pek ilgisini çekmese de, bu vesile ile yaşça büyük olan kardeşlerini tanıma fırsatı buluyoruz. Kardeşlerin en büyüğü olan Muhammed, 14 yaşında bir lise öğrencisi. Muhammed Türkçe şiirler yazıyor ve basketbol ile yakından ilgileniyor. Yazı yazmaya özel bir ilgisi olan Muhammed’in en büyük hayali yaratıcı bir senarist olmak. Ahmet ise 13 yaşında bir ortaokul öğrencisi. Okçuluk sporuna ilgi duyuyor ve ileride dayısı gibi doktor olacağını söylüyor. Diğer kardeşleri Tawfek 12 yaşında ve futbol oynamayı seviyor, Tawfek’in hayali ise diğer dayısı gibi başarılı bir mimar olmak. Okumaya hevesli olan çocuklar okula rahat adapte olduklarını, öğretmenleri ve arkadaşlarıyla aralarının çok iyi olduğunu aktarıyorlar.

Kızılaykart Programları kapsamında Avrupa Birliği Sivil Koruma ve İnsani Yardım Operasyonları Birimi (ECHO) tarafından desteklenen SUY Programının düzenli aylık yardımının Alyaseen ailesi için en büyük güven kaynaklarından biri olduğunu belirten Mahmud Bey; yardımı ev kiralarını, faturalarını ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için kullandıklarını söylüyor. Kendilerini güvende hissetmelerini sağlayan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ve onları kabul eden Türkiye vatandaşlarına minnettar olduklarını belirtirken; minnetlerini göstermek için Türk Kızılay’a kan bağışında bulunmak istediklerini, fakat vatandaşlık durumundan dolayı kabul edilmediğini üzülerek anlatıyor. “Nereden geldiğimin, nereli olduğumun ötesinde ben bir insanım” diyerek; dil, din, ırk ayrımı gözetmeksizin gerçekleştirilen desteğin kendileri için unutulamayacak kadar değerli olduğunu oğlu Faruk’a sarılırken bir kez daha ifade ediyor.

Ziyaretimizi sonlandırırken Mr. Faruk ve ağabeylerine hoşça kal diyor, evde olmadığı için sohbetimize katılamayan Asma Hanım’a gıyabında selamlarımızı iletiyoruz. Mahmud Bey’e ise misafirperverliği ve bize zaman ayırdığı için teşekkür ederek tebessümler eşliğinde haneden ayrılıyoruz.

Bize Ulaşın


KIZILAYKART

Platformu

Mesajınız gönderildi, teşekkür ederiz.